17.04.2018

K.O.R.E


...
Neredeyim ben?
Bu insanlar kim?
Kim bu ayakta bir şeyler anlatan?
Ne anlatıyor?
Mısırlı balık ne demek?
Kim verdi bunu elime?
Bu ne ki?
Yeniyor mu?
Ne yapıyorum ben burada?
Neden oturuyorum?
Bu insanlar neden oturuyor?
Su!

Aniden ayağa kalktım. Kapıya yöneldim.
Arkamdan seslendiler. Umursamadım.
Hava soğuktu, üstüme bir şey almamış mıydım?
Ağzımda ki bu tat ne? Hoş bir tat.
Kollarım ağrıyor, çenem ağrıyor.
Ağzım ne zamandan beri kuru?
Suya ihtiyacım var, fazla değil bir kaç yudum.
Yutkunamıyorum bile, acil su lazım.
Hafiften başım ağrıyor gibi.
Bu nasıl bir bitkinliktir. Yürüyemiyorum bile.

Ne oldu bana?
Sanki buraya ışınlanmışım gibi.
Işınlanınca insan hafızasını kaybeder mi?

Lavaboya yöneldim. Lavaboya...
Mısırlı balık... Mısırlı...
Su kesik miydi acaba?
Neden böyle bir şey geldi aklıma?
En fazla ihtiyaç duyduğumuz şeye ulaşamama korkusundan mı?
Girdim ve musluğu tam açıyorum..
...
Ayna..
Ayna bunu yapma bana.
Kim bu? Aynadaki kim?
Kendimi tanıyamıyorum?
Bu ben değilim.
Ama...
Ama eski beni de hatırlamıyorum.
Musluğu açıp su içtim.
Gözlüğüme su sıçradı. Ben ne zamandan beri gözlük kullanıyorum?
Çıkardım gözlüğü.
Bu nasıl bir şey?
Görüyorum bir fark yok gibi.
Galiba uzağı göremiyorum.

İçeriye birisi geldi ve dedi ki:
"-Betül Hanım erkekler tuvaletinde ne yapıyorsunuz?"
Kim bu?
Adım Betül mü?
Tekrar etti:
" - Betül Hanım... "
Hanım mı?
Ben Kadın mıyım?
Daha önceden de kadın mıydım?
Erkekler tuvaleti ne?
...

Dışarı çıktım, bitkin bir halde.
Bir elimde gözlük, diğerinde mısırlı balık.
Pencereden dışarı bakıyorum.
Kaçıncı kat burası?
Neredeyim ben?
Konu uzaklar olunca gözlerim işe yaramıyor.
Biraz önceki kişi yanıma gelip:
"-Betül Hanım iyi misiniz?"
Dedim ki: "-Kaçıncı kat burası?"

...

Neden bunu sordum ki?
O kadar soru vardı aklımda.
Aklımdan geçen en son soru buydu galiba.
"-Dokuzuncu kattayız. İyi misiniz?
Siz çıkınca patron toplantıya ara verdi."


...
Bu insan kim?
Ne patronu?
İşte miyim ben? İşim ne ki?
Hava soğuk.
Bunun ayakkabısı var.
Benim neden ayakkabım yok.
Ayaklarım üşüyor.

...

Gözlüğümü taktım.
Mısırlı balığa baktım.
Bir tane ağzıma attım.
" -Senin adın ne?"
" - Betül Hanım, benim Merve. Siz aniden çıkınca peşinizden geldim. Tekrar nöbet geçirmiş olabileceğiniz aklıma geldi."


-Can Ufuk Erdoğan
Devamı gelebilir...