1.11.2018

Bilgisiz Taş


Renksizim.
Hiç havamda değilim.
Alnımın çatında bi' ağırlık var,
Şuramda bi' boşluk.
Sağımdaki pencerenin arkasındaki hava 2 yıldır kapalı.
Kimsesiz değilim var sevdiklerim.
Değilim işte var bi' kaç sevenim.
Çürümüş insanüstü, maymunaltı.
Solumda esmer hemşire
Biri sana 3 kahve getir.
Rengim çok bulanık, çamur gibi
Ellerinden konuşalım doktorların
Onların elleri çok ağır. öyle işte..
Ölüm döşeğinde yatıyorum.
İki güne kalmaz sağlam organlarımı çıkarıp gömerler.
Ama başucumda bir dergi.
Kapağında içeriği yazıyor.
Yeni bulunan kuantum iletişim teknolojisiden,
Yepyeni mikrorobotik tıp yöntemlerinden,
Astronomide çığır açan fiziktanımaz gezegenden bahsediyor.
Rengim, kapalı havadaki deniz gibi.
Beni heyecanlandıracak bir şey yok.
Teorik deniz dibi gibiyim, sabit 4 derece
Şu an dergiyi okusam ne kazanırım?
Sabaha çürüyecek bu beyin ne kazanacak?
Sabaha topraklaşacağım işte
İleride sıkışırsam taş olacağım belki
Dergiyi okuyup daha bilgili bir taş mı olsam?
Tamamen bilgisiz bi' taş olsam ne kaybederdim?
Al şu dergiyi hemşire, tadım kaçtı yine
Ölmeden önce öpülmesi gereken eller dışında
hiçbir şey istemiyorum odamda.
Sabaha elimi de alırsınız, diğer organlarımı da
Kaç kişiye hayat verirsem o kadar uzun yaşarım de mi?
Benim rengim cam arkası kırık gümüş
Hiç olmazsa güzel hayaller uğruna harcandık,
Sevdiğimizin elinden falı bakılmış papatya gibi..


- Alp Eren Erdoğan